15 Temmuz 2019 Pazartesi

15 Temmuz Mu?


Yazıya başlamadan önce söylemem gereken bir şey vardır ki:
Bu yazı yalnızca benim olaydan çıkarımımdır.

15 Temmuz son zamanlarda geçmiş zamanlardaki 31 Ağustos Zafer Bayramı'mızdan, 23 Nisan'dan ve 29 Ekim'den daha coşkulu kutlanır oldu. İlk olarak "demokrasi zaferi" şeklinde geçen 15 Temmuz sonrasındaki süreç aylarca ülkemizin OHAL ile yönetildiği, birçok kişinin haklı haksız içeri alındığı, okullarda en basit etkinlik ve seminerlere dahi izin verilmeyen, hayatın durmuş olduğu demokrasinin tam zıttı bir süreçti. Peki insanlar neden buna bu kadar sıkı sıkıya bağlandı?..

Bu soru aklıma Muğla yolculuğunda geldi. Ankara'dan gittiğim için sokaklar tıklım tıklım doluydu ve cevap olarak aklıma şöyle bir şey geldi.

1-Ülkemiz kahraman bir toplumdan doğdu. Şu an yaşayan vatandaşlar hep bunun altında ezilen kişiler oldu. Çünkü kendilerini kahraman ilan edecek bir şey yapmaya fırsat bulamamışlardı.

2-Atatürk'ün ölümünden sonraki süreçte yaşananlar, özellikle darbeler, toplumun gittikçe siyasetten korkmasına ve apolitik olmalarına sebep oldu. Bugün bile hala üniversiteye ilk başlanıldığında öğrenciye siyasetten uzak dur öğüdü veriliyor. :) Toplum bu şekilde gittikçe soyutlandı ve hiçbir şeye dahil olamadıkları bir sistemin içine girdiler.

Evet normal bir hükümet herhangi bir darbe durumunda ilk olarak vatandaşın, sivilin korunmasını amaçlar ve dışarı çıkma yasağı dahi getirilebilir. Başka yollarla, polis ve askerlerle, politikacılarla süreç çözülmeye çalışılır. Başarılı olur ya da olmaz...

Erdoğan 15 Temmuz'da bunun tam tersini yapıp halka direnmelerini söyledi. Bu pek çok insanın hayatına mal olsa da insanların kendilerini kahraman olarak görmelerine ve sürece ilk elden dahil olup dışlanmışlık duygusundan kurtulmalarına sebep oldu. Bana kalırsa bu halk tarafından çok daha büyük bir ilgi toplamasına sebep olan başarılı bir oyundu. İstenilen tam olarak elde edildi. Artık sonrasında yapılacak demokrasi karşıtı şeyler bu kişiler tarafından tepki görmeyecek üstüne desteklenecekti. Erdoğan oyuna diğer kişileri de dahil ederek liderlik vasfını güçlendirmiş oldu. İnsanlarla arasında daha güçlü bir bağ kurdu. Hala bu kişiler bu bağ sebebiyle günümüzde olan birçok tehlikenin farkına varamıyorlar. Tüm bunların fark edilmesi umuyorum ki 5 10 tane 15 Temmuzluk zaman almaz.

Ha bu arada tüm bu yazdıklarım darbe yönetimlerini desteklediğimden değildir. Kendini öne atıp bu olay sebebiyle hayatlarının sonuna gelmiş insanlar için gerçekten üzülüyorum. Çünkü böyle saçma bir girişim o kadar kişinin hayatına mal olmamalıydı. Yazdıklarım olayı kendi açımdan değerlendirmem sadece. Her zaman bildiğimiz şeyler kısıtlı oluyor ne yazık ki. Bir daha hiç böyle bir şey yaşanmaması dileklerimle.

5 yorum:

  1. İrem'ciğim ağzına sağlık. Hiçbir yerde okumadığım bir bakış açısı getirmişsin 15 Temmuz'a . Gerçekten bu konuda çok makale okudum, köşe yazıları, videolar ama göz ardı edilen bir perspektiften bakmışsın.
    Hakikaten olayın perde arkasını, olayın soru işaretlerini merak etmeyi bir yana bırakıp, psikolojik olarak kendilerini 'kahraman' olarak gördü insanlar. Kimse "Yahu Tayyip'in kendi oğlu, damadı, kendi çocukları niye sokakta yok?" diye sormadı bile, sormak akıllarına gelmedi. Çünkü dediğin gibi kahraman olmanın verdiği mutluluk duygusuyla sarhoştular. Ya da kimse "Yahu niye halkı sokağa çağırdı 1. ordu oracıkta beklerken?" diye sormadı. Şimdi eminim hala "Nasıl tankları durdurduk?" diye övünüyorlardır ki, o tanklar ya bir yerden gelen emirle ya da içindeki ne olup bittiğinden habersiz üç günlük askerlerin şaşırıp halka bile isteye zarar vermek istemediğinden durdular yoksa hepsini ezer geçerdiler . Umarım bu işin perde arkası da bir gün ortaya çıkar. Buna çok ihtiyacımız var.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne yazık ki bugünden aslında utanılması gerektiğini bilmeden; ölen masum kişiler için anma yapmak yerine kutlama yapmalarına dahi şaşırmıyor halk. Umarım yakın zamanda aydınlanır.

      Sil
  2. "kandırılmışlar" ülke neredeyse elden gidiyordu ...Allah korudu...

    YanıtlaSil
  3. ah ah bir dizi izledim, designated survivor, ikinci sezon yedinci bölümde, bir türk amerikaya sığınıyo, türkiye istiyo adamı, darbeci diyo yönetim, amerika diyoki, darbeyi yöneticiler kendi kendine yaptı. amerika böyle düşünüyomuş :)

    YanıtlaSil